Ankara’nın Çankaya ilçesi 10 Nisan Polis Merkezi Amirliği ekipleri, 3 Mayıs’ta gelen ihbar üzerine gittikleri Budapeşte Caddesi’ndeki evde Sultan Irmak’ın cansız bedeniyle karşılaştı.

Başına isabet eden kurşunla hayatını kaybettiği belirlenen Irmak’ın cesedinin yanında da tabanca bulundu.

Bunun üzerine ekipler, binanın güvenlik kamera kayıtlarını inceledi.

Güvenlik kamerası ele verdi

Polis, 3 şüphelinin olayın ardından evden uzaklaştığını gördü.

Şüphelilerin Berk Tekcan, Hacı Yakup Karaca ve Kadir Çeribaşı olduğu belirlendi.

Arama çalışması başlatan polis, 3 şüpheliyi yakalayarak gözaltına aldı.

3’ü de tutuklandı

İfadelerinin ardından 3 şüpheli tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Bu sırada Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı da iddianame hazırladı.

Birinin elinde, diğerinin montunda barut tespit edildi

İddianamede yer alan uzmanlık raporuna göre, Kadir Çeribaşı’nın elinde ve Berk Tekcan’ın montunda barut artığı tespit edildi.

İddianamede, Berk Tekcan’ın olay öncesinde Irmak’a yönelik tehdit ve darp eylemlerinde bulunduğuna işaret edilerek, sanıkların iştirak halinde Irmak’ı öldürdükleri savunuldu.

Bu kapsamda 3 sanığın, “iştirak halinde kasten öldürme” suçundan müebbet hapis cezasına çarptırılmaları talep edildi.

Yargılama başladı

29 yaşındaki Irmak’ın öldürülmesine ilişkin 3 sanığın “müebbet hapis cezası” istemiyle yargılanmasına başlandı.

Ankara 21. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanıklar Berk Tekcan, Hacı Yakup Karaca, Kadir Çeribaşı ve maktul yakınları ile taraf avukatları katıldı.

Mahkeme Heyeti Başkanı Abdullah Fırat Gedik, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamedeki suçlamaları hatırlattıktan sonra savunma yapmaları için sanıklara söz verdi.

“İntihar etmişti, evin kapısını açık bırakıp çıktık”

Olay tarihinde bayram nedeniyle Irmak ile alıveriş yaptıktan sonra eve geçtiklerini, bir süre sonra arkadaşları Karaca ve Çeribaşı’nın da kendilerine katıldığını söyleyen Tekcan, şöyle devam etti:

“Olay günü Sultan çok fazla uyuşturucu madde kullandı, ‘İçme’ dedim, ‘Bana karışamazsın’ diye karşılık verdi. Bunun üzerine balkona koştu, intihar edeceğini düşündük. Hacı Yakup Karaca yetişerek onu tuttu. Sonrasında lavaboya gittim, bu esnada silah sesi geldi. Ellerimi yıkamadan odaya gittim. Bir baktım ki Sultan kanlar içinde yatıyordu, intihar etmişti. Hemen 112’yi aradık ancak ambulansın gelmesini beklemeden evin kapısını açık bırakıp çıktık.”

‘Ben öldürmedim’ savunması

Irmak’ın, ayrıldığı eşinde kalan iki çocuğunu göremediği için son zamanlarda psikolojik sorunlar yaşadığını iddia eden Tekcan, Irmak’ı öldürmediğini savunarak beraatini istedi.

Sanık Hacı Yakup Karaca da maktulün o gece intihar etmek istediğini ancak buna engel olduklarını ileri sürerek, “Sultan yanımızdan ayrıldı, 5 dakika sonra ‘pat’ diye ses geldi, kapı çarptı sandım. Berk bizi odaya çağırdı, ‘Hiçbir yere dokunmayın.’ dedi. Ambulansı çağırdıktan sonra evden çıktık.” dedi.

Duruşma, 16 Şubat 2023’e ertelendi

Sanık Kadir Çeribaşı ise Kırşehir’de yaşadığını, davet üzerine olay tarihinde Ankara’ya geldiğini söyledi.

Karaca ile sohbet ettiği esnada silah sesi geldiğini anlatan Çeribaşı, “Berk lavaboya gitmişti, içeriden ses gelince Hacı Yakup ile göz göze geldik. Berk bizi odaya çağırdı, odaya girmedim, cesedi odanın dışından gördüm. Sonra hızlıca evden çıktık.” ifadelerini kullandı.

AA’nın haberine göre taraf avukatlarının da beyanının alınmasının ardından mahkeme heyeti ara kararını açıkladı.

Tutuklu sanıkların bu hallerinin devamına hükmeden heyet, bazı isimlerin tanık olarak dinlenmesine karar vererek duruşmayı 16 Şubat 2023’e erteledi.