YOĞUN KAR YAĞIŞLI
İMSAK'A KALAN SÜRE
Pek çok insan potasyum eksikliği yaşadığı halde bunun farkında bile değil. Potasyum eksikliği çoğu insan için önemli bir sorundur ve bunu fark etmek oldukça zordur çünkü vücudumuzdaki potasyumun çoğu, yani yüzde 98’i hücrelerin dışında değil, içindedir. Bu nedenle çok çok aşırı bir eksiklik olmadıkça kan testinde ortaya çıkmaz. Önerilen test hücre içi test olacaktır, ancak bu test yalnızca çok nadir durumlarda kullanılır.
Vücudumuzdaki her hücre potasyuma ihtiyaç duyar, bu nedenle her gün doğru miktarda potasyum almak önemlidir. Vücudumuzun normal elektrolit dengesini korumak için çok az miktarda potasyum alımı yeterlidir.
Potasyum, sindirim sırasında emilen ve uygun pH dengesinin korunmasında önemli bir rol oynayan doğal bir diüretiktir. Potasyum eksikliğinin birçok belirtisi olabilir, başlangıçta sadece 1-2 tanesi ortaya çıkar ancak potasyum seviyesi düşmeye devam ederse ek belirtiler ortaya çıkabilir.
Potasyum eksikliğinin belirtileri nelerdir?
Potasyum eksikliğinin belirtileri baş ağrısı, mide bulantısı, baş dönmesi ve hatta kusma olarak ortaya çıkabilir.
Potasyum eksikliği durumunda tansiyon daha yüksek olur. Potasyum fizyolojik bir gevşetici olduğundan, sakinleştirici bir etkiye sahiptir. Diğer bir belirti ise kas spazmıdır. Potasyum bir elektrolittir ve kas kasılması ve gevşemesi için gereklidir.
Potasyum şekerin depolanmasında rol oynadığından, tatlı aşermek de potasyum eksikliğinin bir işareti olabilir. Ayrıca, glikozu depolamak için potasyuma ihtiyaç duyulduğundan, şeker isteğinden kurtulmaya da yardımcı olur.
Kabızlık da potasyum eksikliğinin bir belirtisidir. Başka bir işaret yüksek insülin seviyeleridir. Şeker, kan şekeri, diyabet ve potasyum arasında bir bağlantı vardır. Vücutta yeterli miktarda potasyum varsa insülin ihtiyacı azalır. Bu nedenle şeker hastaları için potasyum alınması tavsiye edilir.
Kas zayıflığı da potasyum eksikliğinin bir belirtisi olabilir. Nedenini bilmediğiniz beklenmedik kas zayıflığı yaşayabilirsiniz. Altta yatan neden, kas kasılmalarının elektrolit gerektirmesidir.
Kalp aynı zamanda bir kas olduğu için potasyum eksikliği anormal kalp atışlarına neden olabilir. Kalp aritmileri gibi kalp atışı sorunları potasyum eksikliği ve magnezyum eksikliğinin bir belirtisidir.
Potasyum sakinleştirici bir etkiye sahip olduğundan, sinirlilik ve uykusuzluk da potasyum eksikliğinin belirtileridir.
Potasyum eksikliğinin en önemli belirtileri şunlardır:
– Yorgunluk, halsizlik, kas spazmları,
– Akne ve diğer cilt sorunlarının ortaya çıkması,
– Uyuşma veya karıncalanma,
– Sinir sistemi şikayetleri,
– Karın krampları, şişkinlik,
– Kabızlık,
– Göz seğirmesi,
– Böbrek taşı gelişme riskinin yüksek olması,
– Çarpıntı, kalp ritmi bozuklukları,
– Çok miktarda idrara çıkma veya sık susama,
– Düşük tansiyona bağlı bayılma,
– Depresyon, psikoz, sanrılar, kafa karışıklığı, halüsinasyonlar.
Potasyum eksikliğinin sebepleri
Örneğin, bir kişi hastaysa ve çok kusarsa potasyum eksikliği yaşayabilir. Spor veya ısı nedeniyle artan terleme de buna neden olabilir.
Ya da diyetiniz yeterli potasyum içermiyorsa potasyum eksikliği yaşayabilirsiniz. Muz yediğinizi ve potasyum ihtiyacını karşıladığınızı düşünebilirsiniz. Ancak, bir muz yaklaşık 300 mg potasyum içerir ve günde en az 4700 mg potasyuma ihtiyacınız vardır. Yani 11-12 muz yemelisiniz. Ancak bu da sağlıksız olur, çünkü o kadar şekere gerek yok. Bu nedenle yapabileceğiniz en iyi şey günlük potasyum ihtiyacınızı sebzelerden karşılamaktır. Günde yaklaşık 5-7 porsiyon sebze tüketilmesi tavsiye edilir. Sadece birkaç kase salata ile bunu karşılayabilirsiniz. Salata sevmiyorsanız, smoothie yapabilirsiniz.
Ketojenik diyet veya benzeri bir şey yapıyorsanız ve çok fazla protein ve yağ yiyorsanız, kesinlikle potasyuma ihtiyacınız var, yoksa sağlıksız bir şekilde zayıflarsınız. Örneğin ketojenik diyette, daha fazla yağ yediğinizde ve karbonhidrat almadığınızda, bu durum potasyum eksikliğine yol açabilir. Bu gibi durumlarda, besin takviyesi alabilirsiniz.
Diüretikler ayrıca vücuttaki potasyum miktarını azaltır. Stres ayrıca vücudun potasyum içeriğini azaltır. Kişi stresli olduğunda, daha fazla potasyum tüketmesi gerekir.
Yüksek insülin yani yüksek şeker tüketimi de potasyumu düşürür. Bu durumda daha fazla sebze yenmelidir.
Son tetikleyici, kişinin çok fazla su içmesidir. Buna hiponatremi denir, bu da elektrolitlerin seyreldiği ve kalbin dengesinin bozulmaya başladığı anlamına gelir. Bu yüzden sıvı alırken elektrolitleri vücudunuzdan atmamaya dikkat edin, yani tuz ve potasyumu değiştirin. Suyu limon, elma sirkesi veya meyve ile tatlandırmaya çalışın.
MAGAZİN
23 Kasım 2024MAGAZİN
23 Kasım 2024MAGAZİN
23 Kasım 2024MAGAZİN
23 Kasım 2024MAGAZİN
23 Kasım 2024MAGAZİN
23 Kasım 2024MAGAZİN
23 Kasım 2024