İstanbul’un Şişli ilçesinde skuter kullanan 23 yaşındaki Dilara Gül, Hakan Akçelik kontrolündeki otomobilin çarpması sonucu yaralandı.

12 Temmuz tarihinde gece saatlerinde yaşanan olayda genç kız, çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine gelen sağlık ekiplerince hastaneye kaldırıldı.

Tedavi altına alınan Gül, yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.

Gözaltına alındı

Otomobil sürücüsü Hakan Akçelik ise polis ekipleri tarafından yakalanarak gözaltına alındı.

Çıkarıldığı nöbetçi hakimlikçe tutuklanan Akçelik’in, polise verdiği ilk ifadesinde, “Skuterı aniden önüme kırdı, duramadım.” dediği öğrenildi.

İki tarafta eşit kusurlu

Şüpheli hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmada, her iki tarafı da eşit kusurlu buldu.

Ağustos ayında görülen duruşmada, mahkeme heyeti delillerin büyük ölçüde toplanmış olması ve sanığın tutuklulukta geçirdiği süreyi dikkate alarak Hakan Akçelik’in tahliyesine karar verdi.

3’üncü duruşma görüldü

İstanbul 12. Asliye Ceza Mahkemesi’nde 3’üncü kez görülen duruşmaya, tutuksuz sanık Hakan Akçelik ve ölen Dilara Gül’ün annesi Neşe ile babası Arif Gül duruşmada hazır bulundu.

“Dilara’nın kanlar içinde yerde yattığını gördüm”

Duruşmada tanık olarak dinlenen Begüm Aydın, “Olay gecesi saat 00.00’ı geçmişti. Mavi araç önde, siyah araç arkadaydı. Bana göre iki araç da hızlıydı. Sonra çarpma sesi geldi. Yaklaşık 30 adım gerideydim, koşarak olay yerine gittim. Dilara’nın kanlar içinde yerde yattığını gördüm. Mavi araç vurmuştu. Vurduğunu görmedim. Sadece sesi duydum. Sağ dikiz aynası Dilara’nın yanında yerdeydi. Skuter kırılmış şekilde arabanın altındaydı. Orada duyduğuma göre, sanık araçtan inmiş, vatandaşa ‘ben vurdum’ demiş. Bunun üzerine vatandaş ona vurunca sanık kaçmış.” dedi.

“Yol boş olduğu için hızla geçti”

Diğer tanık Miray Aydın ise Dilara’yı skuteri ile geçerken gördüğünü, iki otomobilin yol boş olduğu için hızla geçtiğini ve 20 metre ileriden çarpma sesi geldiğini duyduğunu belirtti.

 

“Müvekkilimiz kaçmadığını ispat etmiştir”

Sanık avukatı, “Tanık ifadelerin kamera kayıtları dikkate alındığında olayı aydınlatmaya yönelik katkısı yoktur. Müvekkilimiz kaçmadığını ispat etmiştir. Yurt dışı yasağı ve imza verme şeklinde uygulanan adli kontrolünün kaldırılmasını talep ederim.” dedi.

Şikayetçi avukatı ise olay yerinde keşif yapılmasını ve adli kontrolün devamını talep etti.

Olay mahallinde keşif yapılacak

Mahkeme, atılı suçun vasıf ve mahiyeti, henüz keşif yapılmadığı gerekçesiyle sanık hakkındaki adli kontrolün kaldırılması talebini reddetti.

DHA’nın aktarımına göre; kaza görüntülerinin CD halde sunulması için süre veren mahkeme, 9 Aralık’ta resen seçilecek trafik bilirkişisi refakatinde mahallinde keşif yapılmasına karar verdi. Duruşma ertelendi.